Bir varmış bir yokmuş yaşlı mı yaşlı bir nine varmış. Bir nine varmış bir de aç gözlü doymayan bir de kedisi varmış. Yaşlı ninecik kedisi aç kalmasın diye ona her gün evinde ne varsa kendi yediklerinden ona yediriyor ama onu hiç aç bırakmıyordu.
Kedi bir gün canı sıkılmış bu yiyeceklerden bıktım artık demiş şöyle bir zengin kapı bulayım demiş evden ayrılmış gitmiş gitmiş zengin mi zengin bir yere bir de düğün yapan bir ailenin kapısına gelmiş ne görsün yemekler pişiyor kazanlarla etler kızarıyor, aç gözlü kedi şansım döndü değişik yemekler yiyeceğim. Etler kebaplar kedi başlamış ağzını yalamaya canı çekiyor bir sağa bir sola koşuyor. düğün evi git gide kalabalık çoğalıyor gelen giden hiç bitmiyor. Aç gözlü kedicik ayaklar altında kalabalığın içinde kimi tekme atıyor kimi kuyruğuna basıyor canı yanıyor. Bir parça ekmek kapamadı gelip giden yedi içti kalanları da bir torbaya döktüler alıp da çöpe götürüp attılar. Aç gözlü kedi akşama kadar aç susuz kaldı bir de gelen geçen canını yaktı aç gözlü kedicik. Kan revan. Aç karınla geri dönmüş. Sen hakkına razı olmazsan başına gelene katlanırsın demiş.
Sabah olunca yaşlı nine nerelerdeydin? demiş. Mır mır mır ben iyi şeyler yemek için evden uzaklara gittim bu hale geldim demiş. Bir daha senin yanından ayrılmam ninem demiş. Beni sen çok iyi bakıyorsun. Seni çok seviyorum demiş. Bir daha yaşlı ninenin yanından ayrılmamış. Ne verirsen yerim ninem demiş. Mutlu olmuş. Sen benim arkadaşımsın bak bu ev ikimizin.. Beraberce yaşamışlar kedi bir daha hiç ayrılmamış.
Reyhan U.Ş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder