Aylardan ağustos ayı , güneş en tepede. Bulutlar da hiç yağmur bırakmamış. Hava çok sıcak, su bulamayan güvercinler çok susuz, bir dere kenarına konarlar. Güvercin sürüsü su içer. O sırada avlanan açık göz kedi , güvercinleri görür. Bir iki tane yakalarsam karnımı doyururum der. Ve pusuda bekler. Güvercinler suyu görünce içerler içerler, bir de sıcaktan zor durumda olan güvercinler gagalarını suya daldırıp serinler, tüylerini ıslatır. Güvercinler serinlerken kedi usul usul yaklaşır., bir hamle yapar güvercinlere. Kendini derenin içinde bulur, başlar çırpınmaya can havliyle güvercinler uçup gider. Oradan geçen adam bir de bakmış kedi suyun içinde çırpınıyor. Bir dal uzatır kediyi kurtarır. Kedi kendi kendine mırıldanır ' tuzağa düşürecektim güvercinleri kendim düştüm tuzağa ' der. Kedi sırılsıklam 'neyse ' der ' hava sıcak kurur tüylerim' Adama teşekkür eder. adam ona der ki ' empati yapsaydın bu başına gelmezdi'. kedi ' neyse canım kurtuldu bir daha böyle olmaz' der. Her zaman açık gözlülük iyi olmaz. Düşürme hiç bir zaman tuzağa, düşersin kendin tuzağa. Can tatlıdır. Güvercinlerin canı da. Kedide bir daha böyle oyun yapmaz.
Reyhan U.Ş
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder